Arkeolojik Sitlerde Koruma ve Kullanma Koşulları
Arkeolojik sitler, tarihî ve kültürel değerlerin korunması amacıyla belirlenen özel alanlardır. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun 05.11.1999 tarihli ve 658 sayılı ilke kararına göre, bu alanlar farklı derecelerde sınıflandırılarak korunma ve kullanma koşulları belirlenmiştir.
I. Derece Arkeolojik Sit
I. Derece Arkeolojik Sitler, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunması gereken alanlardır. Bu alanlarda yapılaşmaya kesinlikle izin verilmez. İmar planlarında aynen korunacak sit alanı olarak belirlenir ve bilimsel amaçlı kazılar dışında hiçbir kazı yapılamaz. Ancak bazı istisnai durumlar mevcuttur:
- Alt yapı uygulamaları: Resmi ve özel kuruluşlarca zorunlu durumlarda yapılacak alt yapı uygulamaları için müze müdürlüğü ve varsa kazı başkanının görüşü alınarak konunun koruma kurulunda değerlendirilmesi gerekir.
- Tarımsal faaliyetler: Yeni tarımsal alanlar açılmamalı, yalnızca sınırlı mevsimlik tarımsal faaliyetler devam edebilir ve seracılık yapılabilir. Höyük ve tümülüslerde toprağın sürülmesine dayanan tarımsal faaliyetler yasaktır. Ağaçlandırma yapılmamalı, sadece mevcut ağaçlardan ürün alınabilir.
- Doğal kaynakların kullanımı: Taş, toprak, kum gibi malzemeler alınmamalı, kireç, taş, tuğla, mermer, kum, maden gibi ocaklar açılmamalıdır. Ayrıca, toprak, cüruf, çöp, sanayi atığı ve benzeri malzemeler dökülmemelidir.
- Gezinti alanları: Ören yerlerinde gezi yolu düzenlemesi, meydan tanzimi, açık otopark, WC, bilet gişesi, bekçi kulübesi gibi üniteler koruma kurulundan izin alınarak yapılabilir.
- Mezarlıklar: Halen kullanılan umuma açık mezarlıklarda sadece defin işlemleri yapılabilir.
- Mülkiyet düzenlemeleri: Taşınmaz kültür varlıklarının mahiyetine tesir etmeyecek şekilde ilgili koruma kurulundan izin alınarak birleştirme (tevhit) ve ayırma (ifraz) yapılabilir.
II. Derece Arkeolojik Sit
II. Derece Arkeolojik Sitler, korunması gereken ancak koruma ve kullanma koşulları koruma kurulları tarafından belirlenecek alanlardır. Bu alanlarda yeni yapılaşmaya izin verilmez, ancak aşağıdaki koşullar geçerlidir:
- Mevcut yapıların onarımı: Günümüzde kullanılmakta olan tescilsiz yapıların basit onarımları yürürlükteki ilke kararı doğrultusunda yapılabilir.
- İlkeler: I. derece arkeolojik sit koruma ve kullanma koşullarının a, b, c, ç, d, e, f maddeleri bu sit alanları için de geçerlidir.
III. Derece Arkeolojik Sit
III. Derece Arkeolojik Sitler, koruma – kullanma kararları doğrultusunda yeni düzenlemelere izin verilebilecek arkeolojik alanlardır. Bu alanlarda şu düzenlemeler yapılabilir:
- Geçiş dönemi yapılanma koşulları: Öneri yapı yoğunluğu, mevcut imar planı ile belirlenmiş yoğunluğu aşmamalıdır. Alana gelecek işlevlerin uyumu, gerekli alt yapı uygulamaları, öneri yapı gabarileri, yapı tekniği ve malzemesine uygun çözümler getirilmelidir.
- Planlama ve kazılar: Onaylı çevre düzeni ve nazım plan kararları ile yerleşime açılmış kesimlerde arkeolojik değerlerin korunmasını gözeterek koruma amaçlı imar planları yapılmalı. İnşaat izni verilmeden önce, ilgili müze müdürlüğü uzmanları tarafından sondaj kazısı gerçekleştirilip sonuçlar koruma kuruluna iletilir ve kurul kararı alındıktan sonra uygulamaya geçilir.
- Enerji ve altyapı: Ülke enerji üretimine katkı ve kamu yararı doğrultusunda koruma kurulunca uygun görülmesi halinde rüzgâr enerji santralleri yapılabilir. Su ürünleri üretim ve yetiştirme tesislerine ilişkin yürürlükteki ilke kararları geçerlidir.
Kentsel Arkeolojik Sitler
Kentsel Arkeolojik Sitler, arkeolojik sitlerle birlikte korunması gerekli kentsel dokuları içeren alanlardır. Bu alanlarda şu koşullar geçerlidir:
- Envanter çalışmaları: Arkeolojik değerlerin sağlıklı ve kapsamlı envanter çalışması yapılmalı ve bu çalışma sonucunda hazırlanan planlar onanmadan parsel ölçeğinde uygulamaya geçilmemelidir.
- Planlama: Alana gelecek işlevlerin uyumuna dikkat edilmeli, altyapı hizmetleri kültür katmanına zarar vermeyecek şekilde ele alınmalı, yapı gabarileri ve malzemesi geleneksel doku ile uyumlu olmalıdır.
- Restorasyon ve ihya: Mevcut yıkıntı temeller üzerine eski yapının ihya edilmesi mümkündür. Korunması gerekli kültür varlığı niteliği taşıyan yapı ve yapı kalıntılarının rölöve ve restorasyon projeleri onaylanarak onarılıp kullanılabilir. Yasa kapsamı dışında kalan taşınmazların basit onarımları yürürlükteki ilke kararına göre yapılabilir.
Bu koşullar, arkeolojik sit alanlarının korunmasını ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılmasını amaçlamaktadır. Arkeolojik sit alanları, geçmişin izlerini taşıyan önemli kültürel miraslardır ve bu mirasın korunması büyük bir öneme sahiptir.